16 milyon emeklinin hak ve taleplerini dile getirmek, mücadele bayrağını yükseltmek, adalet arayışını seslendirmek için İstanbul'dan Ankara'ya yürüyen, güzergah üzerindeki her yaşam merkezinde ağır güvenlik önlemleri, tehditler, gözaltı uygulamaları ve şiddet odaklı tutumlarla yüzleşen, ortaya koydukları irade ve cesaretle Türkiye gündemine yerleşen
#EmekliMeclisi, İstanbul'a dönüşün ardından ilk toplantısını gerçekleştirdi.
Esenyurt Dersimliler Derneği salonundaki buluşmada, Ankara yürüyüşü notları, sendika ve siyasi parti tavırları, kurumsal yaklaşımlar, halkla olan iletişim ve diyaloglar, çıkarımlar, kazanımlar ve sonuçlar hakkında detaylı analizler verildi.
Başlıklar şöyleydi;
SÖZ VERDİĞİMİZ GİBİ
1 Mayıs öncesi yapılan operasyonlarda Emekli Meclisi üyesi iki arkadaşımız Türkan Albayrak ve Hasan Kaşkır hukuksuz şekilde tutuklandı.
Türkan Albayrak ilk duruşmasında tahliye edildiyse de, Emekli Kurultayı ve Ankara yürüyüşü programlarımızda bizlerle olamadı.
Eksiklerimize rağmen, planlarda sapma yaşanmadı.
Hem kurultayımız hem Ankara yürüyüşü başarılı şekilde sonuçlandı.
Verdiğimiz sözleri yerine getirdik.
DENEYİMLERDEN GEÇTİK
Ankara yolculuğu öncesi bazı şeyleri öngörüyorduk.
Istanbul Kartal'daki başlangıç noktasında gerçekleşen basın açıklaması, ardından kolluk ablukası ve gözaltı süreci, yürüyüşün gergin ve sıcak geçeceğinin işaretiydi.
Elbette yılmadık.
Hiçbir evrede geri adım atmadık.
Kararlılığımız ve meşruluktan temel alan demokratik eylem hakkımız, eylemin tüm boyutlarında direncimizi perçinledi.
Gözlemler biriktirdik.
Deneyimler edindik.
SARI SENDİKACILIK VE KOLAYCILIK
Ankara yürüyüşü boyunca Disk'e bağlı emekli sendikaları ile Tüm Emeklilerin Sendikası şubeleri ile bazı noktalarda karşılaştık.
Sohbetler ettik.
"Biz burada huzurluyuz.
Böyle bir yürüyüşe ne gerek vardı" gibi tavırlar takındıklar.
Oysa, Akp 23 yılından beri bırakın mevcut hakların üzerine koymayı, elimizdeki haklarımızı da aldı.
Sömürü ve baskı politikası en üst noktaya ulaştı. Biz bu gerçekleri ifade ederken, sisteme entegre edilmiş sendikalar kıllarını kıpırdatmadılar.
Basın açıklaması programlarımıza katılmadılar.
Burada Eğitim Sen ailesini farklı bir yere koymak gerekiyor.
İçtenlikle destek olmaya çalıştılar.
Konaklamak yeri çözümünde katkı verdiler.
HAKLARIMIZI BİLİYORUZ
Anayasa 34. maddesinden kaynaklanan yasal hakkımızı kulanarak yürüyüş iradesine sahip çıktık. Kolluk kuvveti de 2911 sayılı kanuna muhalefetten başka bir gerekçe öne süremedi.
Sekiz kere gözaltına alındık.
Her gözaltı 6 saat sürdü.
Bazı arkadaşlarımız polis tarafından işkenceye maruz bırakıldı.
Raporlar elimizde.
Bizler, dördü şeker hastası, ikisi kalp hastası, ikisi bastonlu sekiz emekliydik.
Karşımıza sekiz bin kişilik polis ordusu dikildi.
KORKUYORLAR
Sistemin korkusu haklılığımızın en güçlü kanıtı.
İstanbul'dan Bursa'ya kadar terör şubesi polis araçları tarafından takip edildik.
Sonra onların beklediği illere yönlenmeyince ters köşe oldular.
Geri dönmek durumunda kaldılar.
Konaklama yaptığımız evlerin kapı zili fotoğraflarını çektiler.
Ev sahiplerine baskı yaptılar.
Tuvalete giden kadın arkadaşlarımızın peşine polis taktılar.
Bir saniye boş bırakmadılar.
Basın açıklaması tahammülsüzlükleri, bizi teker teker ayırma girişimleri, zor kullanma teşebbüsleri adım adım boşa çıkartıldı.
ONURLU BİR YAŞAM İÇİN
Emekli Meclisi olarak gerçek direnenlerin, ezilenlerin yanında olmaya devam edeceğiz.
Bizim gibi meclise alınmayan Muğla köylülerinin maden yasasına karşı başlattıkları mücadeleye destek vereceğiz.
Onurlu bir yaşam için, geleceğimiz için, adil bir dünya için oligarşiye karşı gelmeyi sürdüreceğiz.
Emekliyiz, haklıyız, kazanacağız.
Son sözü biz söyleyeceğiz.