FARK NASIL KAPANACAK

NEDEN BÖYLE

Başaksehir'de 2009 yılı hariç oy farkı hiçbir zaman yüzde 10 makasının altına inmedi.

Anketlerde yüzde 52-48 görülen oy aralığı, iş sandığa geldiğinde yüzde 10'nun üzerindeki büyük farkla pratiğe erişti.

Kötü yönetim anlayışı, sürekli borçlanma alışkanlığı, Başakşehir etaplar, Kayabaşı bölgesi dışında, orta bölgelere ve Bahçeşehir'e uğramayan hizmet standardı, tepkiler, eleştiriler üretse de, Yasin Kartoğlu ve ekibini zerre etkilemedi.

Şahintepe'de, Ziya Gökalp Mahallesi'nde, Olimpiyatkent konut gelişim alanı bölgesinde, yaşanan yüzlerce haksız kamulaştırma, açılan onlarca karşı dava, halkla olan sıcak çatışma, Yeşiltepe Sıvat bölgesinde görülen imar bazlı karmaşa, AKP'li kadroları göndermeye yetmedi.

MAĞLUBİYETLER SERİSİ

Cumhuriyet Halk Partisi, yerel seçimlerin arifesinde ilçe başkanı ve yönetim kurulu değişikliğine gitti.

Avukat Deniz Bakır görevi, belediye meclis üyesi olarak görev yapan Beyzade Kayabasi ve arkadaşlarına devretti.

Deniz Bakır yeniden kazansaydı, mevcut belediye meclis üyesi grubunun tamamına yakınının değişmesi yüksek ihtimal dahilindeydi.

Deniz Bakır'ın kafasındaki meclis üyesi grafiği, çok daha farklı isimlerin siyaset yapmasına, çok daha değişik ekiplerin mecliste görev almasına imkan verecekti.

Siyasetteki yol ayrımlarının en dramatik, en kritik deneyimlerinden, gerçekliklerinden birisi Başakşehir ilçe kongresinde hayata geçti.

Üç yıllık ilçe başkanlığı sırasında, yeni üye yapısıyla şansını sürekli artıran, iddiasını diri tutan Bakır, siyasi kariyerini iki üç basamak yukarıya taşıyacak fırsatı son tahlilde kaybetti.

Kazansaydı Başakşehir kazanırdı diyenler, değişimde fayda görenlerin çok çok ötesindeydi.

SURPRİZLER KERVANI

CHP Başakşehir'in baba isimlerinden İOSB yönetim kurulu üyesi #KazımÖzeren, CHP İBB ve Başakşehir belediye meclis üyesi

#HayrettinÖzbakır arasında geçmesi beklenen belediye başkan adaylığı yarışına son dakikada

#MesutÖksüz eklendi.

Üç aday adayı arasında ismi en az duyulan, belki de çok az tanınan Mesut Öksüz'ün aday adaylığı tanıtım toplantısı bile örgütün ilgisini çekemedi.

Çekirdek aile ve iş arkadaşları desteğiyle yola çıkan Mesut Öksüz, Ankara semalarında ve İBB kulvarında derin anlamlarla yorumlanmış olacak ki, siyaseten çok tecrübeli iki ismi geride bırakıp adaylık madalyasını yakasına iliştirdi.

Tarihler 8-9-10 Ocak 2024 gibiydi.

Seçimlerin sadece iki buçuk ay öncesiydi.

Başakşehir gibi devasa, kopuk, ayrık, kültürel geçişi bol, kaprisi fazla, zahmeti yüklü bir ilçe için değil 2.5 ay 1 yıl olsa bile yetmezdi.

Yetmedi.

Yetemedi.

KAYDEBECEK NE KALDI

Cumhuriyet Halk Partisi Başakşehir'i almak istiyor mu, istemiyor mu?

Asıl soru bu.

Eğer istiyorsa, önünde çok ciddi fırsatlar var.

Kanunları, mevzuatları delik deşik eden, hukuk, kural, yasa dinlemeyen bir yönetim anlayışı ile aynı mecliste görev yapıyorlar.

Muhalefet için malzeme deryalar kadar.

Nereye baksan usulsüzlük, nereye dönsen yanlışlık, nereye el atsan diz boyu kamu israfı.

Meclis üyeliği ayın iki gününe sığmayacak ölçüde değer ve önem arz ediyor.

Halk toplantıları, mahalle buluşmaları, basın programları, canlı yayınlar, medya bağlantıları, röportajlar, ulusal alana taşınacak gündem ve konular Başakşehir'in çehresini aniden ters yüz edebilir.

Yasin Kartoğlu'nun meclisi ve halkı ayakta uyutma taktiği "Abicim, ablacım" basitliği birden deşifre edilebilir.

Siyaseten ekstra hamleler üretilebilir.

İBB Başkanı İmamoğlu hapiste.

CHP'li belediye başkanlarının önemli kısmı hapiste.

Meclis üyeleri, başkan yardımcıları, mücadele arkadaşları hapiste.

Kaybedecek ne kaldı?

Titretin Yasin Kartoğlu ve saz arkadaşlarını.

Bu kadar rahat siyaset yapamasınlar.

Her sabah uyandıklarında bugün neye cevap vermek zorunda kalacağız diye düşünüp dursunlar.

İfşa edin.

İlan edin.

İhbar edin.

Bakın denizin rengi nasıl değişiyor?

Bakın kitleler arkanızdan nasıl geliyor?

Seçim tarihi gelmeden seçim nasıl kazanılıyor?

Var mısınız!