Yazdır  
Engelliler gününde OTİZM FARKINDALIĞI
Ekonomik olarak hızla gelişen ve bir dünya ülkesi olmaya aday olan ülkemizin İnsani Gelişim Endeksi sıralamasında arzu edilen sıralarda (187 ülke arasında 69) olmamasının nedenlerinden en önemlisi engellilere eğitim ve sağlık hizmetlerinin halen eşit fırsatlar ile sunulamamasıdır.
Doğuştan gelen ve genellikle yaşamın ilk üç yılında fark edilen karmaşık bir gelişimsel bozukluk olan otizmin görülme sıklığı günümüzde çok büyük bir hızla artmaktadır. 1985 yılında her 2.500 çocuktan birine konan otizm tanısı, 2000’de 150’de 1, 2013 yılında 88’de 1 çocukta görülmeye başlamış iken, bugün her 68 çocuktan biri otizm riski ile dünyaya gelmektedir. Dünyada her 20 dakikada bir çocuk otizm tanısı almaktadır.
Ülkemizde bu konuda sağlıklı bir istatistik maalesef bulunmamaktadır. Dünyada kabul edilen 68’de 1 oranını ele alarak Türkiye için yaptığımız nüfus projeksiyonuna göre, ülkemizde 0-18 yaş yaklaşık 352.000 otizmli çocuk ve gencimizin, eğitim, sağlık ve sosyal hizmetlerden faydalanmak için beklediğini söylenebilir. Bugün ülkemizde 352.000 otizmli çocuk ve gencimizden, okullaşabilen ve eğitime erişebilenlerin sayısı sadece 26.586’dır.
 
Din, dil, ırk, sosyal statü ayırt etmeyen otizmin, günümüzde bilinen tek tedavisi, tek ilacı; erken tanı ile yoğun ve sürekli özel eğitimdir.
 
Bilimsel araştırmalar, erken tanı ve doğru bir eğitim yöntemi ile yoğun olarak eğitim alan çocukların yaklaşık yüzde ellisinde otizmin belirtileri kontrol altına alınabildiğini, gelişim sağlanabildiğini, hatta bazı otizmli çocukların ergenlik yaşına geldiklerinde diğer arkadaşlarından farkı kalmadığını göstermektedir. Tabi bu gelişmede otizmli çocuğun otizmden etkilenme düzeyi ve otizmde ek olarak zihinsel yetersizlik ya da daha başka ek bir yetersizliğinin olup olmaması bu sonucu etkileyen önemli etmenlerdir.
 
Tohum Otizm Vakfı Genel Müdürü Betül Selcen Özer, yaptığı açıklamada “Toplumların gelişmişlik düzeyleri her bir bireye sunulan eşit haklarda aranmalıdır. Ülkemizde engelli bireylerin yaşadıkları pek çok zorluğun yanı sıra eşit fırsatlara sahip olmamaları en büyük sorunumuzdur. Bugün ülkemizde 0-18 yaş grubu arasında yaklaşık 352.000 otizmli çocuk ve gencimiz eşit eğitim ve sağlık haklarından faydalanmayı beklemektedir. Eğitim her çocuğun anayasal hakkıdır. Tüm çocukların eğitime erişimi sağlanmalıdır. Otizmli çocuklar özelinde ise eğitim haktan da öte tek çaredir. Dünya Engelliler Günü vesilesi ile bütün engelli çocuk ve gençlerimizin eşit eğitim fırsatlarına erişmelerini, özel eğitim ve kaynaştırma alanlarında eğitmenlerin kapasitelerinin artırılması, eksik meslek elemanlarının Türkiye’ye kazandırılması ve meslek edindirme, bağımsız yaşam ve sosyal yaşam imkanlarının desteklenmesini talep ediyoruz.” dedi.