Yazdır  
OTİZM İLE FARKLI YAŞAMLAR
Otizm, ailelerin en zor yaşam sınavlarından..Çocukluk döneminin erken evrelerinde ortaya çıkıyor. Sosyal etkileşim ve iletişim becerilerinde gerilik durumuna, sınırlılık haline ve tekrarlayıcı hareketlere sebep yaratıyor. Genetik faktörlerden tetiklendiği gibi, çevresel kriterlerden de etkileniyor.
Erken teşhisin önemi çok büyük.
Üsküdar Üniversitesi NP İstanbul Beyin Hastanesi hekimlerinden, Çocuk ve Ergen Psikiyatri uzmanı Doç. Dr. Emel Sarı Gökten, Gen ve Transkraniyal Manyetik Stimülasyon tedavilerinin, otizm üzerindeki geliştirici yönlerini açıklıyor;
 
OTİZM FARKLILIKTIR
Otizm, çocukluk sürecinde belirginleşir. Becerilerde kısıtlılık, öğrenme güçlüğü, koordinasyon eksikliği, algıda dağınıklık gibi davranış ve durumlarla ortaya çıkan karakterize bir nöro-gelişimsel bozukluktur. Son yıllardaki bilimsel yayınlarda prevalansının 64 canlı doğumda bir olduğu ile ilgili bilgiler mevcuttur.
 
GENETİK VE ÇEVRESEL ETKİLER
Bir çocuğun otizm belirtileri gösterebilmesi için genetik yapısında sorunlu genleri barındırması gerekir. Ancak otizm, down sendromundaki gibi tek bir kromozomdaki sayısal eksiklik ya da fazlalıktan kaynaklanmaz. İzleri, çok daha fazla sayıda ve çeşitlilikte gen bölgesinin sorunlu çalışması sonucunda oluşur. Bu nedenle otizmi anne karnındayken saptamak mümkün değildir. Otizm belirtileri bazen bebek büyürken, çok erken safhalarda dikkat çekmeye başlar. Örneğin; bebek 3 aylıkken anneyle göz teması kurması ve gülümsemesi gerekirken bunları yapamaz. 6-7 aylık olduğu halde hiç ses çıkaramaz. 7 ay sonrası yabancı kaygısı oluşması gerekirken anne-baba ve yabancılara aynı reaksiyonları verebilir. Bu ve benzeri süreçlere tanıklık ediliyorsa otizm belirtileri erken dönemden itibaren başlamış demektir.
 
TAKİP ÇOK ÖNEMLİ
Bir grup otizm tanılı çocuk ise belli bir yaş dönemine kadar tamamen normal bir gelişim gösterebilir.
Anne ve babayla zamanında göz teması kurmuştur. Gülümsemiştir. Hatta, tekli kelimeler söylemeye başlamıştır. Ancak 1,5-2 yaşlarından itibaren içine kapanma hali ortaya çıkmıştır. Söylediği kelimeleri unutmaya, göz teması kuramamaya, anne-babası ve diğer çocuklara hiç tepki vermemeye doğru giden gerilemeyle karşılaşılmıştır. Otizm belirtileri ister başlangıçtan itibaren hakim olsun, ister sonradan ortaya çıkmış olsun, ilgili gruba dahil olan çocuklar Otizm Spektrum Bozukluğu tanısı alır.
 
OTİZMLİ ÇOCUKLARIN İLETİŞİMİ
Otizm tanısı olan çocuklar göz temasını az kullanırlar. Seslendiğinizde isimlerine tepki vermezler. Ya da duyarsız kalırlar. Diğer çocuklara olan ilgileri ve yakınlıkları çok sınırlıdır. Tekrarlayıcı davranışlara baş vururlar. Kendi etrafında dönme, kanat çırpma, oturduğu yerde sallanma gibi hareketleri sıkça yaparlar.
 
ŞİDDETİ VE YÖNETİMİ
Otizm belirtileri her çocukta aynı şekilde gözlenmez. Bu bir spektrum bozukluğudur. Yani belirtilerin çeşitliliği ve şiddeti çocuktan çocuğa farklılık gösterebilir. O yüzden her otizm tanılı çocuk birbirinin tamamen benzeri değildir.
 
ERKEN TEŞHİS KAZANDIRIR
Otizm, tanı koyup tedaviye yönlendirmede çok hızlı davranılması gereken bir bozukluktur. Erken yaşta tedaviye yönlendirilen çocukların tamamen tanıdan kurtulma ihtimali bile vardır. Bu nedenle, çocuğunuzda bu belirtilerden bir ya da birkaçını gördüğünüzde vakit kaybetmeden bir çocuk ve ergen psikiyatri uzmanıyla görüşmeniz gerekir. Otizm çekirdek belirtilerini iyileştirmede kullanılan bir ilaç henüz yoktur. O yüzden tedavide birincil olarak düşünülmesi gereken çözüm özel eğitimdir. Otizmli çocukların birebir eğitimle desteklenmeleri gerekir.

Özel eğitimin yanında konuşma terapisi ve duyu bütünleme terapisi gibi ek tedavi yöntemlerinden yararlanılması fayda verir. İlaçlar otizm belirtilerine eşlik eden diğer sorunlar için kullanılır. Bunlar uyku problemleri, dikkat dağınıklığı ve dürtüsellik, irritabilite dediğimiz huzursuzluk gibi davranış problemleridir.