Başakşehir Belediye başkanı Yasin Kartoğlu.
2017 yılının Ekim ayında
#MevlütUysal'dan aldığı koltuğu bir türlü bırakmayan, emlak inşaat işlerine doymayan, ballı kaymaklı ihalelerin tadından iyi anlayan, Bilal Erdoğan'ın Tügva'sı, İbn Haldun Üniversitesi arsası, Beyazel Vakfı, Kadem gibi yapılara şirin mi şirin kamu arazisi tahsisleri yapan bir garip insanoğlu.
Lüksü şatafatı aşırı seviyor.
Pahalı makam araçlarına biniyor.
Belediye binası, başkanlık makamı sultanlara layık.
Başakşehir'in Cumhurbaşkanı edasıyla davranıyor.
Bir afilli, bir havalı ki sormayın.
Aklından geçenlere, dost vaziyetlerine, abi, abla samimiyetine, zorlama gülüşlerine sakın kanmayın.
BOL KESEDEN HAYATLAR
Yasin Kartoğlu, İstanbul'un en büyük ilçe belediye bütçelerinden birisinin başında.
Belirlenen tahmini bütçeler genelde yılın ilk çeyreği sayılan 3-4 ayda tükeniyor.
Paranın nerelerde ezildiğini kimse, asla bilmiyor.
Ek borçlanma yetkisi, iç borçlanma yetkisi, sınırsız arsa satışları becerisi derken, milyarlarca lira seri halde buharlaşıyor.
Mevzu, kapalı kutu.
Sayıştay AKP'li belediyeleri objektif olarak denetleyemediği için birçok sorunun cevabı gölgede kalıyor.
Bol keseden hayatlar, bol keseden harcamalar kraliyet sofrasını andırıyor.
Tasarruf tedbirleri Yasin başkana asla uğramıyor.
Kamuda disiplin programları Yasin başkana kesinlikle dokunmuyor.
İstediği musluğu açıyor, istediği çeşmeden suyunu içiyor.
DENİZİN SONU YOK
Başakşehir Belediyesi gelir kalemlerinin ana damarı milyonluk arsa satışlarına dayalı.
Tüm detaylar sorgulamaya kapalı.
Rayiçler, değerler, ticaretler, bölüşümler rekor hızı.
Faiz artışları belediyenin borçlanma maliyetlerini sürekli katlıyor.
Kimin umurunda.
Satarsın 3 arsa, SGK borçlarını kapatırsın.
Satarsın 5 arsa maliyeyle mahsuplaşırsın.
ALLAH TARAFINDAN
doğrudan temin, pazarlık usulü ve görüşme usulü ihaleler gerçekleştiriyor.
Formüller, denklemler, çözümler ve tercihler herkesi kıskandırıyor.
Planlar tıkır tıkır işliyor.
Satışlar tıpış tıpış gerçekleşiyor.
İhale tabelalarında değişmeyen tek şey firma isimleri.
AKP'li yöneticilerin kuzenleri, Akp'li meclis üyelerinin yeğenleri, Akp'li bilmem kimlerin bilmem neleri.
Dağıtımlar, dağılımlar, komisyonlar, baklavalar, kadayıflar.
Halk yoksulluğa yürürken, siyaset durmadan zenginleşiyor.
Belli ki, Allah böyle istiyor.
Belli ki, ilahi süreç böyle işliyor.
Belli ki, kadere karşı gelinemiyor.
SATIŞ VAR
Başakşehir Belediyesi ihale fiyatlarında müthiş artış söz konusu.
Fiyatlar önceki senelere göre misli misli yükselmiş durumda.
300-500 milyonluk ihalelere artık kimse dönüp bakmıyor.
İhaleler 4-5 milyar liralardan kontak açıyor.
Belediye personeli maaşları yerinde sayarken, emekçilerin servisleri kaldırılırken ihaleler çılgınca ilerliyor.
Tüm bu iri ticaret hacmine, para dolaşım trafiğine rağmen kasa hep boş.
Bomboş.
Teşebbüsler ve İller Bankası katkılarından akan gelirler bile anında eriyor.
İlçeye katma değer yaratmak şöyle dursun sürekli borçlanan bir yönetim anlayışı.
Satış var satış.
Hem yaz, hem de kış.
ARAÇ KRALLIĞI
Başakşehir Belediyesi'nin yıllık araç kiralama maliyeti ortalama 1 milyar liranın üzerinde.
Buna akaryakıt ve sigorta masrafları dahil değil.
Araç kiralama ihalesindeki kriterler beyin yakan cinsten.
Maliye bakanı araç markaları konusunda tasarruflu tercihler önerirken, Yasin Kartoğlu örneğin 90 milyon lira teklif veren firmayı eliyor, 250 milyon lira ihale teklifi veren firmayla el sıkışıyor.
Kimse pastanın tarifini sormuyor.
Herkes lezzetine bakıyor.
AH ŞU DENETÇİLER
Maliye müfettişleri mesai zamanlarının büyük bölümünü Chp'li belediyelerde geçirdikleri için, AKP'li çoğu belediyede olduğu gibi, Başakşehir Belediyesi'nde de devlet denetimi mekanizması maalesef standartların gerisinde.
Muhalefet belediyelerinde havadan nem kapan kadrolar, Başakşehir Belediyesi denetimlerinde uslu, makul, sakin, ete süte bulamayan kimliğe bürünüyor.
Bir iki tatlı uyarı, birkaç öneri, yormayan, yıpratmayan, çekince yaratmayan raporlar, süreci denetimsizlikle ödüllendiriliyor.
BAŞAKKENT A.Ş
Basakkent A.Ş belediye şirketi.
Kreş açmaz, okul yapmaz, fayda sunmaz.
Tüccar kafasındadır.
Başakşehir Belediyesi kamusal hizmet alanlarını Başakkent A.Ş ye devrettiği için ücret dışı olması gereken uygulamalar bile paralıdır.
Başakkent A.Ş arsa kovalar.
Alır, satar yoluna bakar.
inşaat yapar.
İhalelere dalar.
Otopark açar, para toplar.
Sosyal tesis işletir.
Ücretlidir.
Spor merkezinde yine karşına çıkar.
Üyelik yapar, kasaya atar.
Tenis paralıdır.
Gençlik merkezleri, havuzlar.
Başakşehir'li vatandaş değildir onlar için.
Müşteridir.
Kazançtır, berekettir.
Başakkent A.Ş ne kadar kâr ediyor, bilinmez.
Sermaye artırır, faydası görülmez.
Denetime girmez.
Girse de, rahatsızlık vermez.
Akçeli işler hep burada döner.
Bilen bilir, bilmeyenin aklına gelmez.
ŞEYTAN ÜÇGENİ
Başakşehir Belediyesi'nden ihale alan firmalar aynı.
Kişiler aynı.
Yaklaşık maliyet diye bir mucizeleri var.
Kılıflar ustaca hazırlanıyor.
Teknik şartnameyi mutfağa sokan kadro, kime hangi ihaleyi servis etmek istiyorsa, mutlaka başarıyor.
Gram sapma yok.
Şartnameye öyle maddeler koyuluyor ki, namuslu bir firmanın helalinden kollarını sıvayıp "Bu iş benim uzmanlık alanım" diyerek ihaleyi kazanma ihtimali yok.
Belediyenin hesap dahileri piyasa değeri 1 lira olan ürün için 2 lira yaklaşık maliyet belirliyor.
İhale adresi belli ya, ambalaj öyle paketleniyor.
İş deneyimiymiş, hizmet kalite belgesiymiş, EKAP kriteriymiş, fasa fiso.
Alayı devre dışı.
İhalenin yönü belli.
Sonu belli, önü belli.
Alacak firmalar belli.
Başakşehir şeytan üçgeni.
DENETLESEN NE YAZAR
Başakşehir Belediyesi Denetim Komisyonu 3 kişi.
İki Akp'li, 1 Chp'li meclis üyesi.
Akp tarafı tam saha savunmada.
Yılda 400 ihale olmuşsa, kura torbasından dosya çeker gibi, şans eseri ihale seçiyorsunuz.
400 ihale arasından inceleyebileceğiniz maksimum 130-140 ihale.
Yani üçün biri.
Geri kalanı sır küpü.
Sondaj usulü inceleme.
Bahtına ne çıkarsa.
İhale verme teknikleri, tam onların istediği gibi.
Firmalar sabit.
İhaleler sürekli aynı kanallara akıyor.
Denetim sürecinde ilginç bulgulara rastlanıyor.
BEREKET HER YERDE
İhale dosyaları arttıkça, ticaret alanı genişliyor.
Daha fazla AKP'li daha çok para kazanma fırsatı yakalıyor.
İhaleye en az üç firma teklifi olması gerekirken, kurallar adamına göre değişiyor.
Şartlara uyumlu firmalar, bazen Başakşehir'den bulunmuyor.
Koskoca İkitelli Organize Sanayi, devasa Şahintepe Kuru Gıda Hali, Yasin Kartoğlu ve saz arkadaşlarını kesmiyor.
Malatya'ya, Adıyaman'a ihaleler gidiyor.
Başkan Yasin Kartoğlu'nun Malatya'lı olması, Başakkent A.Ş yöneticisi, belediye başkan yardımcısı
#AhmetMelik'in Adıyaman'lı olması tamamen tesadüf tabi.
8 MİLYON LİTRE YAKIT
Başakşehir Belediyesi yıllık ortalama, 8 milyon litre civarında akaryakıt tüketiyor.
Yok artık mı dersiniz
Çüş artık mı dersiniz
Yuh artık mı dersiniz
Orası size kalmış.
Durum ne yazık ki böyle.
Yasin Kartoğlu'na sorsan, kış şartlarıyla mücadele veren iş makineleri diyecek.
Cenaze taziye araçları diyecek.
Saha faaliyetleri diyecek.
Yok usta yok.
Bilgeler kurulu oluştursanız 8 milyon litre akaryakıtın bir yılda nasıl ve nerelere tüketildiğini açıklayamazsınız.
Belediye başkanı
Başkan yardımcıları
Eşleri
Müdürler
Müdür yardımcıları
Eşleri
AKP meclis üyeleri
Eşleri
AKP ilçe yöneticileri
Eşleri
AKP mahalle birimleri
Eşleri
Cemaatler
Tarikatlar
Yandaş vakıflar
Yandaş STK'lar.
Hepsi araç kullansa, hepsi tatile çıksa, hepsi şehri turlasa 8 milyon litre akaryakıt tüketemez.
Başakşehir Belediyesi'nden akaryakıt ihalesi alan firma hep aynı.
İsim vermeyeyim.
Ticaretin gizliliği bilmem ne maddesinden başımız belaya girebilir.
Ama, tahmin ettiğiniz üzere belediyeye akaryakıt satan firma çok tanıdık.
LÜKS GENÇLİK KAMPI
Başakşehir Belediyesi Enes Gençlik Kampı ortalama 40-50 milyon lira bütçe yiyor.
Birkaç yüz gencin katıldığı yaz kampında milli değerler eğitimi seti tanıtılıyor.
40 trilyon 50 trilyon.
Genç başına böl.
Ortaya acayip bir rakam dökülüyor .
Nasıl güzel sömürülüyoruz, ne de güzel öpülüyoruz.
LOKUM İŞLERİ
Başakşehir Belediyesi, halka çifte kavrulmuş lokum dağıtıyor.
Çocuklara pamuk şekeri veriyor.
Cami çıkışlarında sıcak lokma ikram ediyor.
Binlerce, on binlerce ürünü sevgili vatandaşına feda ediyor.
Yiyen var mı?
Yok.
Duyan var mı?
Yok.
Gören var mı?
O da yok.
Peki bu işlere kaç para harcandığını bilen var mı?
Söyleyelim.
60-70 milyon lira arası.
Tatlı tatlı uyutuyorlar bizi.
Şeker kıvamında yumuşatıyorlar hepimizi.
AYIPTIR YASİN BAŞKAN
Başakşehir Belediye Başkanı sayın
Yılda 8 milyon litre yakıt.
40 milyon lira kamp.
70 milyon lira şekerleme.
Ne demek oluyor?
Türkiye'de emekliler yerlerde sürünüyor.
Asgarî ücretle çalışanlar yoksulluğun dibini yaşıyor.
İnsanlar çöpten ekmek topluyor.
Kadınlar pazardan çürük meyve ve sebze seçiyor.
Öğrenciler okula aç gidiyor.
Okullarda bir öğün yemek verilemiyor.
Evlere hacizler geliyor.
Esnaf kepenk indiriyor.
Halk inim inim inliyor.
Siz sefa sürüyorsunuz.
Yanlış yapıyorsunuz.
Hak yiyorsunuz.
Ayıp ediyorsunuz.